BİSİKLET TUTKUSU





Bandırma'da bisiklet tutkunu insanların sayısı her geçen gün artıyor. Bandırmalı bisiklet tutkunları Sami Mert ve Tanju Uluğ ile Bandırma ve bisiklet sporu hakkında konuşmak için sıcak bir ağustos gününde Bandırma Cumhuriyet Meydanı'nda buluştuk.


Önce Sami Mert geldi.




Çok geçmeden Tanju Uluğ da geldi. Her ikisi de bisikletleri ile geldiler. Formlarını korumak için her fırsatta antrenman yapmayı ihmal etmeyen ikili, buluşmamızdan sonra Erdek'e gidip gelmeyi planlıyorlardı.




Sporcular için antrenmanların ne kadar önemli olduğunu herkes bilir. Bazen Bandırma-Erdek arası gidip gelseler de, genelde Bandırma-Karacabey ve Bandırma-Susurluk arası gidip gelmeyi tercih ediyorlar. Çünkü bu yollarda emniyet şeridi daha geniş olduğu için bisikletliler açısından daha güvenli. 





Bandırma-Erdek arasında hem emniyet şeridi yeterince geniş değil, hem de yaz döneminde yol çok kalabalık. Her ne kadar bisikletliler olarak üzerilerine düşen görevleri yerine getirseler de, araç sürücülerinin de dikkatli olması gerek. 







İkiliye, geçen yıl Isparta'dan başlayıp Antalya, Kemer, Kaledonya Feneri, Kekova üzerinden Kaş'a kadar uzanan turlarını soruyorum. Önceki yıl da, Bandırma'dan Bodrum'a kadar uzanan bir bisiklet turu yapmışlardı. Balıkesir, Ayvalık ve İzmir üzerinden 6 günde Bodrum'a ulaşmışlar. 

Geceleri karayollarında pedal çevirmeyi tehlikeli buldukları için uygun yerlerde çadırlarını kurup gecelemeyi tercih etmişler. 

Tabi pek çok yol hikayesi de biriktirmişler. Örnek; yolu kısaltmak için otobandan geçmek istemişler, ama otobanlar kameralardan izlendiği için bir süre sonra polis gelip onları otobandan çıkarmış.  




Bir diğer hikayenin başrolünde bir muhtar var. Akşam olunca atıl bir okulun bahçesine çadırlarını kurmuşlar. Amaç biraz uyuyup dinlenmek ve gün doğumuyla tekrar pedal çevirmek. Camları bile kırık okulun bahçesinde çadır kurmak için okul bahçesindeki kırık şişe camlarını toplarken mahallenin muhtarı gelip türlü bahanelerle onları çıkarmaya çalışmış. Bir okulun durumuna bakmışlar, bir de muhtara. Boş okula sahip çıkmayan muhtar, okulun bahçesinde çadır kuran bisikletlilerden rahatsız olmuş. Sonunda jandarmaya haber vermekle tehdit etmiş ve gitmiş. Birazdan boynu bükük geri dönmüş ve jandarmanın orada kalmaları için izin verdiğini haber vermiş.. Gülüp geçmişler muhtar haline, ama gece yarısı çocuklar gelip yakınlarına ses bombası atıp rahatsız etmişler..






Muhtar ve bu muhtar gibilerin anlamadığı şey şu: bisikletle yola çıkan insanlar doğaseverdir her şeyden önce, insanlara saygılıdır ve sosyaldirler. Kültürlüdürler ve bu kültürü paylaşmayı severler.

Tabi hep olumsuz hikayeler yok anılarında. Yeni insanlarla tanışmışlar, güzel dostluklar da kurmuşlar. İhtiyaçları için yardımcı olanlar da olmuş, bahçesindeki meyveleri paylaşanlar da..






Söz dönüp dolaşıp Bandırma'ya geldi. Bandırma'da bisiklete olan ilginin artmasından çok memnunlar. Ancak Bandırma'da bisiklet kültürü henüz oluşmuş değil. Yolların çok dar ve motorlu araç sürücülerinin de bisiklet kullananlara karşı çok saygısız olmalarından yakınıyorlar. Kentin eski caddelerinde bisiklet yolları oluşturulması çok zor olsa da, yeni gelişen mahallelerde de bisiklet yollarının düşünülmemesi üzücü..

Aslında kent içinde ulaşım bisikletlerle de yapılabilir. Bu hem kent içi trafik sorununun çözümü olacaktır, hem yakıt tasarrufu sağlayacaktır, hem de sağlıklı bir yaşam fırsatı sunacaktır. 



2018'in Mayıs ayında Gönen'de üç gün süren ve yüzlerce sporcunun katıldığı bir bisiklet festivali düzenlendi.  

31 Ağustos günü de Kapıdağ Yarımadası Bisiklet Festivali düzenlenecek. 

Bandırma ve çevresi bisikletli ve sağlıklı bir yaşama alışmaya başlıyor!..












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder